Spiridon II Hayvan Gemisinde 48 Ölü!

Gemi ambarlarında taşınan hayvanlar, tıpkı fabrikalarda emeği sömürülen işçiler, gemilerde iş cinayetinde ölen denizciler gibi, kapitalist düzenin sömürü sisteminin başka bir yansımasıdır.

Spiridon II Hayvan Gemisinde 48 Ölü!

Balıkesir’in Bandırma ilçesi açıklarında 22 Ekim 2025 tarihinden beridir demirli halde bekleyen MV Spiridon 2 isimli canlı hayvan taşıma gemisinde 48 sığırın öldüğü bildirildi. Gemide halen 2 bin 853 sığırın bulunduğu öğrenildi.

Hayvan hakları savunucuları, geminin kötü koşullarda bekletildiğini ve hayvanların açlık, susuzluk ve havasızlık nedeniyle öldüğünü belirtti.

Yetkililerden alınan bilgiye göre, gemi limana yanaşmayı bekliyor ancak “karantina koşulları ve gümrük prosedürleri” gerekçesiyle tahliye işlemleri gecikiyor.

Gümrük Sıkıntısı Yüzünden Öldüler

Gemiden Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürlüğü’ne gönderilen yazıya göre, bazı sığırların küpelerinde tespit edilen tutarsızlıklar nedeniyle yürütülen idari ve hukuki süreçler sonucu günlerdir limanda bekletilen gemideki 48 sığır, kötüleşen refah koşulları nedeniyle yaşamını yitirdi.

Yazıda, hayvan ölümlerinin ciddi sağlık, güvenlik ve çevre riskleri yaratabileceği vurgulanarak, bulaşıcı hastalıkların yayılmasını önlemek amacıyla ölen hayvanların cesetlerinin derhal imha edilmesi gerektiği ifade edildi. Geminin, Türkiye’den acil idari yönlendirme ve ikmal desteği talep ettiği; yem, su ve bakım imkânlarının kısa süre içinde sürdürülemez hale geleceğini bildirdiği aktarıldı.

Hayvan Hakları Savunucuları Takipte

Uluslararası hayvan refahı kuruluşu Animal Welfare Foundation ile Animal Save Movement Türkiye’den hayvan hakları savunucuları, ortak bir çalışmayla geminin izini sürmeye çalışıyor.

Marine Traffic verilerine göre gemi şu anda Balıkesir’in Dutliman açıklarında seyrediyor. Geminin son durağının Bandırma olduğu bilinse de, taşınan canlı hayvanların nihai alıcısının Türkiye olup olmadığı henüz netlik kazanmadı.

Hak savunucuları hayvanlar için “Canlı hayvan ticaretini durdurun” çağrısı yaptı.

(Veri Kaynak: T24 Haber)

Hayvan İthalatı

Türkiye’ye ithal edilen canlı hayvanların büyük bir kısmı Güney Amerika ve Avrupa limanlarından gemilerle getiriliyor.

Uzun süren deniz yolculuklarında hayvanların havasızlık, susuzluk ve aşırı sıcak nedeniyle yaşamını yitirdiği daha önce de birçok kez rapor edilmişti. Hatta birçok hayvan gemisinde, ölen hayvanlar denize atılarak yok edilmeye çalışılıyor. Denizciler tarafında da çok kez deniz yüzeyinde şişmiş halde bulunan hayvan cesetleri görüldü.

Hayvanlar "Et", İşçiler "Üretim Gücü"

Bandırma, Dut Limanı açıklarında yaşanan bu olay, yalnızca “hayvan refahı” meselesi olarak görülemez. Bu, yaşamın meta haline getirilmesinin korkunç bir örneğidir. “Et yemek” yalnızca bir tüketim değil, sistemin beden üzerindeki egemenliğini yeniden üretme biçimidir.

Gemi ambarlarında taşınan hayvanlar, tıpkı fabrikalarda emeği sömürülen işçiler, gemilerde iş cinayetinde ölen denizciler gibi, kapitalist düzenin sömürü sisteminin başka bir yansımasıdır.

Bu düzen, hayvanın bedenini “et”e, toprağı "altın madenine", işçinin emeğini “üretim gücüne”, kadının ve lubunyaların varlığını “tehdit”e dönüştürür.

Hepsinde ortak olan, bu sistemin, her canlının yaşama hakkını mülkiyet ilişkileri içinde tanımlamasıdır.

Bu gemi yalnızca hayvan değil, sistemin doğayı, emeği ve bedeni tahakküm altına alışını taşır.

Çözüm, reformda değil; mülkiyet ve erkeklik üzerine kurulu bu düzenin reddedilmesindedir.

HAYVANA, İNSANA

YERYÜZÜNE

ÖZGÜRLÜK

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow