YAŞASIN 1 MAYIS!
Coğrafyaların ayrımı olmaksızın bizleri birleştiren deniz, dalga dalga büyütüyor biz deniz işçilerinin mücadelesini! Güney Amerika'dan Avrupa'ya Uzak Doğu'dan Afrika'ya enternasyonal bir şarkı gibi yankılanıyor

1886'da "Günde 8 saat" insanca çalışma talebiyle başlayan 1 Mayıs, bayram değil ekmeğimiz için direndiğimiz mücadele günüdür.
Bugün ise, Covid-19 bahanesiyle 1 Mayıs'ı yasaklayanlar, biz deniz işçilerini pandemi, yasak dinlemeden çalıştırmaya devam ediyor! Ne aşı önceliği tanıyor ne de ekonomik krize karşı destek paketleri sağlıyor. Liman işçisinden, tersane işçilerine; gemi personelinden, dalgıçlara krizin faturası hep bizlere kesiliyor. Yeni yeni gemiler kızaklardan denize indirilirken pandeminin başlangıcından beri "kilit işçi" olarak addedilen biz denizciler, 2008'de kaldırılan yıpranma payımız dahil, büyük bir sömürü altında ezilmeye devam ediyoruz. Armatörler ve Devletler tarafından terk ediliyoruz. Ne IMO ne ILO kuralları biz denizcilerin emek sömürüsünü engelleyemiyor. Maaşlarımız gasp ediliyor. İşçi sağlığı ve güvenliği sağlanmıyor. Korsan saldırına uğruyoruz, kaçırılıyoruz. Devletlerin savaşında gözaltına alınıyoruz. Yaralanıyoruz. Salgın hastalıklara yakalanıyoruz. Boğularak, yanarak, nefessiz kalarak ÖLÜYORUZ!
Ne Reina 1 mürettebatını unuttuk ne de Bilal Bal mürettebatını, ne Candy ve Maestro mürettebatını ne de Mozart mürettebatını unuttuk.
Ve daha nicelerimizi verdik denize...
Artık isyan bayrağını toka etme vaktidir. Örgütlenmeli ve deniz mücadelesini hep birlikte büyütmeliyiz. İyi bir şirkette, iyi bir gemide çalışıyor olmak, sana yaşam garantisi vermez. MV ULA Gemisi'nde açlık grevine giden denizciler gibi, İstanbul'un göbeğinde Palmali Shipping'in terk ettiği 6 gemide maaşları için direnen denizciler gibi yüzlercesi hak gasplarına karşı direniyor. Bir gün terk edilmeyeceğimizin garantisi yok. Örgütlü olmaktan başka çaremiz yok.
Pruvanız Neta, Dümeniniz Viya Olsun
Direnen Denizciler Kazanacak
DENİZ İŞÇİLERİ PLATFORMU
Tepkiniz nedir?






